Kimi "Türkiye'ye çağ atlatacak" diyor, kimi ise "Marmara'yı tarumar" edecek... 8 yıldır tartıştığımız Kanal İstanbul projesi tartışmaları yeniden alevlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'hayalim' İBB Başkanı İmamoğlu'nun ise 'cinayet' dediği proje için yeniden gaza basıldı. Biz de doğa bilimcisinden, balıkadamına, deprem uzmanından, turizmcisine Kanal İstanbul'u sorduk.
Kanal İstanbul projesinin Montrö'ye etkisini Sözcü'ye değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesi Türk Boğazları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü,. emekli kılavuz kaptan Saim Oğuzülgen çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Montrö Sözleşmesi’ndeki ilgili maddeleri tek tek izah eden Oğuzülgen
“Ben Kanal İstanbul'a karşı ya da Kanal İstanbul taraftarı değilim. Sadece araştırıyorum… Kanal İstanbul yerine Samsun, Ceyhan boru hattını yapın bu ülkeye daha fazla faydanız olur.” tespitinde bulundu.
İşte Oğuzülgen’in tespitleri:
*Boğazları Montrö Sözleşmesi'nin 7 maddesi ticari gemilerle ilgili. Son günlerde tartışma konusu olan ise savaş gemileriyle ilgili. Türk boğazlarını kullanacak olan savaş gemileri Çanakkale Boğazı'ndan belli bir rota izleyerek Marmara Denizi'ne, yine belli bir rota izleyerek Karadeniz'e çıkabiliyor. 21 gün sonra ise geri dönmeleri gerekiyor. Bu gemiler Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin gemileri. Karadeniz'e kıyısı olmayan ülkelerin gemileri ise sadece boğazlardaki limanlara uğrayabiliyor. Karadeniz'e çıkış yapamıyor.
*Ancak 17. madde burada endişe doğuruyor. 17. maddede “Yukarıdaki maddelerin hükümleri, herhangi bir tonajda ya da kuruluşta olan bir deniz kuvvetinin, Türk Hükümetinin çağrısı üzerine, Boğazlar’daki bir limana sınırlı bir süre için bir nezaket ziyaretinde bulunmasına hiçbir biçimde engel olamayacaktır. Bu kuvvet, 10., 14. ve 18. maddeler hükümleri uyarınca, Boğazlardan transit olarak geçmek için istenilen koşullar içinde bulunmuyorsa, Boğazlar’dan giriş için izlediği yoldan ayrılacaktır” ifadeleri yer alıyor. Yani devlet davet etti ise bazı savaş gemileri güzergâhın dışına çıkabilir deniyor.
DAVET EDİLEN SAVAŞ GEMİLERİ…
*Karadeniz'e kıyısı olan savaş gemilerinin 21 gün içerisinde Karadeniz'e girdikleri güzergâhtan çıkmaları gerekiyor. Türk devletinin davet ettiği savaş gemileri için yani madde 17 için böyle bir zorunluluk yok. İşte bunlar kafa karıştırıyor.
*Kanal İstanbul ile birlikte Türk Devleti tarafından davet edilen savaş gemilerinin Karadeniz'e açılması gündeme gelebilir. Elbette bu sadece bir ihtimal. Şimdiden bunları düşünüp ön almamız gerekiyor.
*Ben Kanal İstanbul'a karşı ya da Kanal İstanbul taraftarı değilim. Sadece araştırıyorum. Örneğin Kanal İstanbul'un yapılması için öne sürülen hususlar gerekçeli hususlar değil. Gemi kazalarından bahsediliyor. Son kaza 2018 yılında oldu. O kaza dünyanın her yerinde olur. Bir gemi makine arızası yapmış, Hekimbaşı yalısına çarpmış. Ölüm ve yangın yok.
KAZALARA ÖNLEM ALINDI
*1979 yılına İndipendent'a, 1994 yılına Nasya'ya bakalım. Bu kazalar gerçekten trajik kazalardı. Ancak bu kazalardan sonra tedbirler alındı. Peki, 25 yıl geçmiş bu kazalarından üzerinden herhangi bir trajik kaza olmuş mu? Hayır. Trafiğin olduğu her yer de kaza olur. Önemli olan emniyet tedbiri oluşturmanızdır. Ki belli tedbirler alındı.
*Kılavuz kaptanlar ve römorkörler büyük tonajlı gemilere eşlik ediyor. Ben bu gemilerden 25 bin tanesini taşıdım 30 sene boyunca. Şimdi İstanbul Boğazı'nda tehlike var, Kanal İstanbul yapılacak deniliyor. Peki, uzmanlara soruldu mu, tehlike var mı diye? Hayır. Devlet; ‘Ben İstanbul boğazından 200 metrenin üzerinde gemi geçirmiyorum' der. Buradan geçecek tehlikeli yük taşıyacak gemileri de çift makinalı yaparsınız. Bu sorun da biter. Böylece tehlike kalmaz.
KANAL İSTANBUL YERİNE SAMSUN-CEYHAN HATTI
*200 metre üstünde gelen tanker hava kararınca boğaza giremiyor. Bu sebeple boğaz girişindeki beklemeler oluşuyor. Bunu da gündem yapıyorlar. 200 metrenin üzerinde gemi geçişini yasaklarsanız geceleri de gemi geçişi olur ve boğaz girişinde bekleme yapılmaz. Bir de sanki İstanbul Boğazı'ndan gemiler bedava geçiyormuş, Kanal İstanbul'la birlikte iyi bir gelir sağlanacakmış algısı yaratılıyor. Bu da doğru değil.
*Boğazlarda geçen gemiler Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri'ne hatırı sayılır bir vergi veriyorlar. Biz zaten boğazlarımızdan para kazanıyoruz. Bana sorarsanız, son olarak Kanal İstanbul yerine Samsun, Ceyhan boru hattını yapın bu ülkeye daha fazla faydanız olur. Böylece boğazların da yükünü azaltmış olursunuz.”
İKİNCİ BÖLÜM: DEPREM RİSKİ (Yarın)
Son güncelleme: 11:07 - 29.12.2019
2019-12-29 07:40:47Z
https://news.google.com/__i/rss/rd/articles/CBMieWh0dHBzOi8vd3d3LnNvemN1LmNvbS50ci9oYXlhdGltL3lhc2FtLWhhYmVybGVyaS9rYW5hbC1pc3RhbmJ1bHUtYmlsaW0taW5zYW5sYXJpbmEtc29yZHVrLWJpcmluY2ktYm9sdW0tbW9udHJvLWFubGFzbWFzaS_SAX1odHRwczovL3d3dy5zb3pjdS5jb20udHIvaGF5YXRpbS95YXNhbS1oYWJlcmxlcmkva2FuYWwtaXN0YW5idWx1LWJpbGltLWluc2FubGFyaW5hLXNvcmR1ay1iaXJpbmNpLWJvbHVtLW1vbnRyby1hbmxhc21hc2kvYW1wLw?oc=5
No comments:
Post a Comment